Var olan bütün sorunları çözmeye yarayan bir denklem kursak, denklem ortaya çıkana kadar var olmuş eski zamanın tüm birbiriyle kavgalı güçleri kutsal bir ittifak’a girişip, bu bütün sorunlarımızı bir bir çözen denklem ile savaşa girişecekler. Oysa durup düşünseler, inceleseler bu denklemi, görecekler tüm sorunların tek tek halledildiğini. Muhalefet etmelerinin ve mukavemet göstermelerinin sebebi ise akşam yatağa girip uyumak istemeyen, sabah da bir türlü kalkıp işe gitmek istemeyen kişinin durumu ile aynı
“ Mecnun ile bir mektebi-i aşk içre okurduk Ben mushafı hatmettim, o ve’l-Leyli'de kaldı ” [1] Eskiden bir konu hakkında uzun uzun sayfalarca yazı yazmaktansa şiir yazmak daha makbulmüş. Yüzyılların birikimi olan yüzlerce sayfa bilgiyi şairler iki mısrada özetlermiş. Kâğıdın ve okuma yazmanın az olduğu zamanlarda şiir, genç-yaşlı, zengin-fakir, avam-havas (elit) demeden herkese ulaşırmış. İnsanlar da bilgileri ölçeğinde bu kolay ezberlenir şiirlerden çeşitli anlamlar çıkarırlarmış. Yukarıdaki beyit de böyle şiirlerden... Ünlü Şair Fuzulî, yukarıdaki beyitte sözü kısa ancak öz söyleyerek bir taşta birkaç kuş vurmuş. Hz. Ali’nin “İlim bir noktaydı, onu cahiller çoğalttı” sözüne binaen biz de cahillik edip kısa ve öz olan şiiri çoğaltalım. Şiir ilk okunduğunda, Şair Fuzulî, kendisinden daha şöhretli bir kimse olan Mecnunla aynı mektebe gittiklerini, kendisinin çoktan mezun olduğunu ancak Mecnunun bir dersten kalıp okulu uzattığını anlatıyor. Ama beyitin derinleri...
Yorumlar
Yorum Gönder